25 Mart 2012 Pazar

Cervantes kızlarıyla bir gün :)


Perşembe günü İspanyolca kursundan tanıştığım Cervantes Kızları ile buluştum. Güzel geçti, birimiz beklediği staj haberi vardı gelmemişti. Dün mail attı uğurlu geldiniz akşama telefon geldi. Staj başvurum kabul edilmiş dedi. Almanya'da okuyuyor bu arkadaşımız. Genç birazcık bizden :D Burada ki Cervantesi bitirdikten sonra Almanya'da devam etti. Yalnız ilginç olan şu ki, standart olması gerekn kur ücretli Almanya'da buradakinin yarısı. Çok bozuldum cidden. Bu sonuçta kültür merkez ticari amacı arka planda olmalı ama söz konusu Türkiye olunca hiç bir şey eşit ve adil işlemiyor :( Taksimde buluştuk, pasajları gezdik. Epeydir gitmemiştim biraz turist tavrıyla bakındım etrafa ha ha ha :) İlginç olan bir şey oradaki gözlüklerle eşyalar vs ile resim çektirmek istiyorsanız 1 TL ödemeniz gerekiyor. Valla ne oluyor diye bik biklemelerindense, para istemelerini tercih ederim. Sanırım kızlar bana da uğurlu geldi. Bakalım göreceğiz :)
Devamını Oku

10 Mart 2012 Cumartesi

Mevlüt in Altın Günü Out :)

Ben mevlütleri hiç sevmem aslında. Çok kasar beni, mutlaka bir oda bir yer bulup kaçarım biraz da olsa. Acıklı olması için söylenen ilahiler, komik gelir bana. Çünkü bugüne kadar bunu içtenlikle okuyan bir hocaya rastlamadım. Nurlar içinde yatsın babaannem sağlığında çok mukabeleler okuttu Ramazan aylarında. Mevlütlere katıldım çocukken mecburen. Üzgünüm, hala bu gerçek olmayan duygusallık karşısında gülmemek için kendimi tutuyorum. Bugün 8 yıl önce rahmetli  olan eniştem için kuzenimin evinde bir mevlüt vardı. İlk kez kendi evinde dua okutacaktı kuzenim. Bizde annemle gittik. Dikkat ettim rahmetli kayınpederinin, babaanemin, dedemin, eş dostun isimleri geçti dualarda da, bir tek 2010 yılı sonunda vefat eden kuzenimin adı kimsenin aklına gelmedi. Ben de eve gelince hatırladım. Üzüldüm hayatımızda bir yeri, bir önemi olmamasına. Hiç var olmamış gibi :( Gerçi büyük halam (annesi) burada olsaydı unutmazlardı ama o yoksa zaten çocuklarının da bir önemi yok. 

Babaannemin bir lafı vardı; 'Sabah kuran, akşam kuran gavurun kızı olsun bu evde duran' :) Yani bir olayı fazla sıklıkla yaşadığında, ya da bir yemeği çok sık yediğinde bıkkınlık verir ya insana buna benzer durumlar için söylenmiş bir laftı ama şu aralar aklıma geliyor tam anlamını buldu diyebilirim :))

O kadar geç gittiğim halde (bu sefer kasten geciktirdim annemi de) yine de dua okuma kısmına yetiştik :) Annem istiyordu gerçi iyi oldu. Metrobüs denen şey nispeten daha hızlı bir toplu taşıma aracı olabilir ama ben sevmiyorum. Hadi ben çıkıyorum merdivenleri iyi kötü de, biraz hasta ya da sakat olanlar asla kullanamaz metrobüsü, çıkamaz o merdivenleri. Neyse bu postun amacı mevlüt şekeri-hediyesini göstermek. Beğendim ben değişik olmuş.. :)



Image Hosting by PictureTrail.com

Image Hosting by PictureTrail.com
Devamını Oku

9 Mart 2012 Cuma

12 tam puan Rusya'ya :))

Allahım şu teyzelerin tatlığına bakın :) Biz tartışa duralım kim gitsin Eurovision'a diye, Rusya radikal bir adım atarak nineleri gönderiyor yarışmacı olarak. Yorumsuz diyorum, daha fazla bir şey demiyorum :)


Devamını Oku

5 Mart 2012 Pazartesi

Anne Kısırı :)

Bugün biraz olsun keyif yapalım dedik annemle, bu sefer daha az yalvarttı 30 dk falan. Normalde 1 saat yalvarmam gerekiyor kısır için. Yalvarana kadar kalk kendin yap diyecek olan olabilir ama ben annemin elinden yemek istiyorum. Kendim dahil olmak üzere, herkesin yaptığı aynı lezzette olmuyor. Bu çok özensiz yaptıklarından biri ama ben yine de annemin yaptığı kısırı seviyorum. Çekim kalitesine laf edecek olan çitlembik :) Biliyorum ama uğraşmak istemedim tağammıaaaa :)





Devamını Oku

Pages

Blogger tarafından desteklenmektedir.

Ara ki bulasın

© 2011 Kızsal Şeyler İşte, AllRightsReserved.

Designed by ScreenWritersArena